Saadet Partisi, Çerkez ve Kafkas Halklarının Acılarını Paylaştı
27 Mayıs 2014
Saadet Partisi İl Müfettişi Emin Atlıhan, 21 Mayıs 1864 büyük Çerkez Sürgünü’nün 150. yıl dönümü nedeniyle bir açıklama yaptı.
Çerkezlerin 1864 yılında büyük bir zulüm, soykırım ve sürgüne maruz kaldıklarını kaydeden Saadet Partisi İl Müfettişi Emin Atlıhan, Saadet Partisi olarak, zulme uğrayan Çerkez ve Kafkas halklarının acılarını kalplerimizde hissettiğimiz bu günde, bu acıları hep beraber paylaştığımızı bir kere daha ilan ediyoruz dedi.
Tarihin en eski dönemlerinden beri yaşadıkları Kafkasya’da büyük bir geçmişe sahip Çerkezler ve Kafkas halklarının, yüzyıllarca süren onurlu bir direnişe rağmen, emperyalist devletlerin ve Çarlık Rusyasının hak hukuk tanımaz politikaları ve sinsi hedefleri doğrultusunda sürgün ve soykırıma uğratılarak Kafkasyadan koparıldıklarını kaydeden Saadet Partisi İl Müfettişi Emin Atlıhan, Çerkezlerin ve Kafkas halklarının zulme ve işgale karşı verdikleri kahramanca mücadeleyi unutmamız asla mümkün değildir diye konuştu.
Rus zulmü ve vahşeti karşısında şehit olan, Kafkasyalı kardeşlerimizin kanlarının boşa akmadığını, Kafkas halklarının bugün Rusyada verdikleri mücadele bizlere hatırlatmakta ve soykırımı, sürgünü ve zulmü bir kez daha gözlerimizin önüne sermektedir diyen Emin Atlıhan, bu onurlu ve kahraman insanların, sürgün sonrası sadece yürekleriyle geldikleri ülkelerde yeni bir hayat kurana kadar çok büyük zorluklar yaşadığını vurguladı.
Bu tür felaketlerin bir daha yaşanmamasını diliyoruz
Emin Atlıhan, sözlerine şöyle devam etti; Türkiyede yaşayan Çerkez kardeşlerimiz ve diğer etnik kökene sahip olan kardeşlerimizle birlikte bu vatan için kanıyla canıyla hizmet etmişlerdir. Biz Saadet Partisi ve Milli Görüş olarak diyoruz ki, Türkiyede yaşayan 75 milyon kardeştir. Etnik kökeni ne olursa olsun bizim mayamızda İslam vardır, İslam kardeşliği vardır. Yine etnik kökeni ne olursa olsun, bir ve beraber çarpan yüreklerimiz, zulmün, sömürünün, sürgünün olmadığı yeni bir dünyayı mutlaka kuracaktır. Bu duygularla, Büyük sürgünün yıldönümünde Çerkez kardeşlerimizin acılarını paylaşıyor, bu tür felaketlerin bir daha yaşanmamasını diliyoruz.
Milletimizin başı sağ olsun
Alın teri ve helal rızık peşinde koşanlar, Cenabı Allahın en sevdiği kullardandır diyen Emin Atlıhan, şunları söyledi; Ailesine helal lokma yedirebilmek için en zor şartlarda çalışırken, Somadaki elim faciada hayatını kaybeden kardeşlerimize Cenabı Allahtan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum. Ailelerine ve sevenlerine sabr-ı cemil niyaz ediyorum. Milletimizin başı sağ olsun. Cenabı Allah ülkemizi her türlü felaketten korusun. Mekanları cennet olsun.
Yoksulluk sınırı 3 bin TLnin üstünde
Emin Atlıhan, konuşmasının devamında yoksulluk sınırına da değinerek, Önümüzdeki dönemde çok daha yoğun, çok daha gayretler içerisinde olmak durumundayız. Önümüzde bir Cumhurbaşkanlığı seçimi var. Milli Görüşe uygun bir Cumhurbaşkanı seçimi için elbette elimizden gelen çabayı sarf etmek mecburiyetindeyiz. Sonrasında ise genel seçim var. Bu seçimlerde Saadet Partisi mutlaka Meclise girmelidir. Çok koşturacağız, terleyeceğiz. Ayakta demir çarık, elde demir asa ile Anadoluyu dolaşmamız lazım derken, Türkiyenin sosyal bir devlet olduğunu ancak son yıllarda sadaka devleti haline geldiğine de vurgu yaparak, Adeta sadaka devleti haline gelmiştir. Hükümet vatandaşı yoksullaştırarak, oy talep ediyor. Şu an sosyal yardımdan istifade eden insanların sayısı 10 milyon civarında. Bu korkunç bir rakam. Bizim anlayışımıza göre devlet sadaka veren değil, sosyal olmak durumunda. Yoksulluk sınırı 3 bin TLnin üstünde. Açlık sınırı bin TLnin üstünde. Asgari ücret ise 846 TL. Bir aile bu parayla nasıl geçinebilir. Aile facialarının temelinde büyük oranda ekonomik sıkıntılar yatıyor. Milletin sosyal dokusu da bozuluyor değerlendirmesini yaptı.